30 Nisan 2007 Pazartesi

denizde kürek,karada direk,"rumeli"nde atar yürek

yoruldum..
deniz tuttu.. denizim ege.
kordon boyumu aştı. boğuldum..
kıyıya vardım, yürüdüm yürüdüm yürüdüm..
geldim..

arada bir nefes o şehir. benim "iz"im. oksijenim.

networkler önemliymiş vesselam, bunu anladım.
bir 'network'de daha ihtiyaç duyulacaklar listesinin başına yerleştim. kocaman aferin ama bu kez yıldızı yok, bu kez dörtbuçuktan beş. kader 'ağ'ları bir bakıma.örüldüyse bozmak olmaz.

kah geçmişe dönüp saydım haftasonu büyüklüklerimi, kah haftaiçi boyu küçük kendi büyük zaman dilimlerimi. sonra sayılar karıştı. getirmedim artık gerisini.
olan olmuş biten bitmiş. çok şey olmuş. çok şey bitmiş.
yıl olmuş, gün olmuş, devran dönmüş.

bir süreliğine inzivaya çekiliyorum üstadım.. şahsen ulvi bi kişiik bir nevi bilimim, üstadım.

ve cumartesilerden cumartesi beğenip, sıkıştırılmış post modern iletişimler. olsun, iyi ki var!
pizzalar rokayla lezzet bulabilirmiş bir hane kahvesinde, dost muhabbetin güneşine karşı uv-protected kalabilmeyi başarabilirsen.. ya da bir limonatanın buzuna boynuna atkını alıp inatla karşı koyabilirsen.. yıldızlı bir aferin. tekrarı olmalı, mutlak değer.

boğazın içi ayrı bir güzel, ayrı bir huzur saklı arkalarda bahçelerde..peki Rumeli mimarı kim..sorarım.

adada bu aralar bir muhabbet bin can demek..

0 tropikal esinti var..: