13 Mart 2016 Pazar

Kahvenin kokusundan geçenler..

Zamana yetişememek ve buna hayıflanmak gibi bir derdim var bu aralar. Sanki ben ona yetişemedikçe, hayal ettiklerim, yapacağım dediklerim elimden gidiyor. Onların gittiği hissiyatı artınca da hiç hayata geçmeyeceklermiş ve beni mutlu etmeyecekmiş gibi hissettiriyoe, işte sonra da birdenbire geliveriyor ruhuma o u-mutsuzluk hali. Belalı sarmal diyorum. Prensesin sevmediği bir iklim diyorum.

Alıyorum ben hep kendime notlarımı, seviyorum not almalarımı.
Biliyorum; bu aralar çok ama çok şey biriktiriyorum. Biliyorum bir bir döküleceklerini..


Biliyorum evet; hayalleri olmalı insanın, zaman hiç sona ermeyecekmiş gibi düşünmeli, planlamalı, sonra da gerçekliğine adım atmalı.
Aklını iyi kullanıp biraz çalışkan olmalı.
Üşenmemeli, çok okumalı,en çok da gezmeli. Bilmeli olup biteni, sonra kendi mutluluğunu çizmeli öğrendiklerinden.
En basit , en sade kendini görmeli, en sade halini bilmeli, sonra daha kolay hayalleri ile kendini büyütmesi.
Fazlalıktan arınmalı. Fazla olan herşeyden.

Biliyorum, insanın gücü kuvveti kendinden geliyor, kendinin iyilik halinden, doygun halinden.
O zaman iyiye doymalı insan. Hayatındaki dengesi bu olmalı.

Zamanı ellerimden kaydıranlara not; her yeni doğan güne eksilmeden çoğalarak, şükrüm sonsuz.
Belki vakitli , belki vakitsiz olacak ama bir zamanı var elbet.

Kahveden bir yudumla, at geçen zamana bir çizik..

0 tropikal esinti var..: