8 Ocak 2008 Salı

kırık vazo güzel nasıl görünür!

hadi bakalıııımmm...
bu; "yaşar ne yaşar, ne yaşamaz" misali topikten nasıl bir ruhani iç bütünlüğü yaşadığımı az-buçuk anlatabilmişimdir umarım.. derin bir sorgulama mevzu bahis, üstelik olaylar hakikaten enterasan.. Üstelik bunlar garip şeyler ve bir o kadar da tuhaf (her hakkı saklıdır)

hayatın her aşamasında öğreneceğimiz bir dolu "altın" kural var.. gün olur devran dönermiş hem; ve o gün olur suya sabuna dokunmadan nasıl iş yürütülürü öğrenmek de nasip olurmuş.

bir zamanlar yol yordam nedir bilir, uyar, uygulardım.. inanır/inanmaz ama algoritmik de olsa ritme uyum sağlardım.. dım diyorum çünkü son günlerdeki şok dalgalarının frekans bozukluğundan mıdır bilmem algı eşiğim 7onda 4, onda beş! sallana yuvarlana bir hallerdeyim.

isteyen uyumsuzluk desin, isteyen yıldız haritalarından destek alsın.. sonuçta yine hayatın altın kurallarına çıkıyor yollar... ve ben bu serzenişimi kırık bir vazoya kırık tarafından bakıp, onu kullanılmayacaklar bölümüne koymama savaşımda, bir demet çiçek bulmak için yapıyorum..

kimbilir, belki de çiçek o kadar güzel yerleşir ki, kırık vazo yeniden iş görür raporu alır...hatta ve hatta dekoratif obje olma özelliği kazanır..

hatta mis gibi koku saçması da cabası, hani çiçeksel sem"pati" :)

Lafım pozitif düşünceye, düşünceye erdirene.. teşekkürlerimle..

2 tropikal esinti var..:

The Conquest of the Polyconsoler dedi ki...

Kırık bir vazo ve hayatın altın kuralları. O vazo niçin kırıldı acaba? "Subtropikal Yağmur Adası"ndan yardım çığlıkları mı alıyorum ben? Burada da, "Sonsuz Gençliğin Toprakları"nda da küçük depremler yaşanıyor, bir sürü kırılanlar oluyor bu ara. Ama ben şimdilik bir çiçek buldum, idare ediyorum onunla...

SUBTROPİK PRENSES dedi ki...

yardımdan ziyade bir çeşit sorgulama aslında..çoğu zaman olduğu gibi "zaman" gösterir eğriyi/doğruyu diyerek sadece bana kalan kısa zaman dilimlerini mutlu geçirmeye çalışıyorum..o çiçekle kapatabildiysen kırık yanlarını ne ala canım dostum..güzel kokuyo mu bari :)