23 Temmuz 2007 Pazartesi

max. yüzey gerilimi min. gülümseme

tatil zaruri ihtiyaç.. huzurlu sakin bir deniz kıyısında, hani hep yangelip dizboyu sulara, iyi niyetle gülümseme ihtiyacı duyarım ya.. dalga sesleri yanıma kar, bilmem artık başka ne isterim..
en acilinden, en kumundan güneşinden, en uzun ve şehirlerarasından..
a şehrinden b şehrine gidiş, gidiş, gidiş vaktidir.. dönüşü açık. dönüşü molalı..

"kırılmak" nasıl ifade bulur ki cümlenin içinde; ki etkisi uzun süreli olsun, faktöriyelli olsun.. ifade arzısı olsun, delsin geçsin, içinde patlamasın.. "üzülmek" ve "incinmek" peşisıra.. "gurur"u ifade dışı tutuyorum..

galiba kırıldım çok, üzüldüm, belki de incindi gururum.
gurur meselem değilsin, olduğun gün yoksun zaten.
bil ki, yüzeyde gerilim maksimum.
bil ki bundandır gülümsemek istemeyişim.

herkes payına düşeni alsın, ben ağzımın payını aldım.
dilimi ısırdım.
gözlerimi kapadım.

soğuk sulara ayaklarımı soktum..

denizim, kumum, güneşim; sizi özledim.. iyi niyetle gülümsemektir derdim.

19 Temmuz 2007 Perşembe

püffff - vol.2

ben doğdum.
bugün.
iyi ki doğdum.

varlık sebebim annecim, varlık sebebim babacım.
seviyorum sizi, kayıtsız şartsız.
iyi ki varsınız..

şımarıklığın hat safhasındayım iki gündür, yoruldum :) yaşlılığımı kapatmaya çalışıyorum.
abarttım galiba..sakinim.
yaşımın güzelliğini yaşamaya karar verdim. bitti yirmialtı, gelsin yirmiyedi..
hoşgelsin, şansıyla,bahtıyla,mutluluğuyla..

dilek listesi yaptım.
tutuyorummm, tut-tum!
püffffff...

alkışları duyayım şimdi, haydi hepberaber :
"hepi börtdeyy tu yuuu,
hepi börtdeyy tu yuuu, hepi börtdeyy, hepi börtdeyy, hepi börtdeyy tu yuuuuu..."

:)))
teşekkürler..
yaşıyorum sizinleee....

18 Temmuz 2007 Çarşamba

püffff - vol.1

yaşlanıyorum! isteyen istediğini söylesin.. gidiyo mu abi bi yıl daha ömründen, gidiyo.. derdine yan, yapcak bişi yok :) yok ikinci yirmilik, yok otuzbeşin üçte ikisi, yol yarılamalar.. merdiven dayadın mı üçüncü onluk dilime dayadın. çıtırlık bitti mi,bitti. sene dediin öyle çabuk devir ederki.. aahh ah.

evde de kaldım anne yaaa :((
neyse canım, geçer bu da. geç olsun güç olmasın.. e hayırlısı!

hadi bakalım, şimdi gelelim agucuk mugucuk zamanlardan sonra ilk aklın yaşta değil başta olduğu panaromik listemize..

yanıtlar "yıl içinde akla ilk gelen" olgu/bulgu/kişi/zaman/yer şekindedir. gerçek hayat kaynakçadır..

0: kendimde diilim, süt..
1: anne,baba,abi
2: anne,baba,abi
3: anne,baba,abi
4: saçlarım kesildi :(
5: nimet anaokulu-23 nisan-mavi elbiseli tören
6: nimet anaokulu-23 nisan-kırmızı elbiseli tören
7: ted.li oldum ben
8: anne,baba,abi,kardeş (nasılda hoşgeldi-5 kişi olduk)
9: taşındık => "yeni" mahalle
10: sanemin doğum günü
11: ilkokul ingilizce tiyatro - anne rolü, ispanyol dansı - ortaokul(yine ted.li oldum)
12: prep e, yıldızı kapıya astık :) - meral derinçay
13: yılbaşı panosu
14: coğrafya sözlüsü ve ing. de meliha keos
15: şiir gecesi - gitar çalıyorumm
16: çılgın bediş - ted 10.yıl şenlikleri- istanbul gezisi -ankara gezisi
17: uludağ - eter ve kurbağa - münazara
18: offf... bi sürü bi sürü bi sürü
19: izmir - hoşgittim - mağara mağara mağara :)
20: izmir - bacak uff oldu - bodrum gezisi- evim güzel evim - petkim-thermo :(
21: izmir - formasyon- heat/mass/thermoII - erdemir - alp cafe :)
22: izmir - labII- diploma- mezunuz bin şükür - iskenderun yaz- steffi&mıstık-olimpos-kabak
23: izmir - kaşkaloğlu+mastır (helal!!)
24: izmir - kaşkaloğlu iso 9001:2000 :)) +mastır.. (bi sürü bi sürü)
25: istanbul - sarıyer-çorlu- _ _ _-_ _ _- bursa :) - istanbul...
26: anane :((( - iş miş tez mez - dede :((
27: ..........................


seneye kaldığımız yerden devam ederiz artık...
perşembe mumları üflicem.. ve bir sene daha açılacak en dokunulmamışından...gıcır :P

hadi bana iyi ki doğmalar :)
önden bir püffffffff...!


15 Temmuz 2007 Pazar

ada sahillerinde bekleyedurun..


dizkapaklarımın arka yüzü ön yüzüne nazaran biraz daha asabi takılsada ve ben tüm gün ön yüzüm için çırpınsamda herşey hernedense arka planda seyretmiş.. inanılır gibi değil. güneş kazığı işte dost diye geçinir guya..


pazarımın mobilliği, ada vapurunun yandan çarkına çeyrek kala bir sarıyer börekçisinde başlayıp, huzurlu ve belki gereğinden fazla dingin kızgın kumlar ılık sularla, muhteşem salatayı muhabbetle tatlandırıp, bol yosunlu dubamsı şamandırayı kucaklayıp devam ederken, uzun ve neredeyse şehirlerarası bir yolculukta son buldu..

sütümü içtim, artık yatıyorum..

12 Temmuz 2007 Perşembe

kitabe-i seng-i mezar...

yaşarken yitmek arasındaki o ince çizgide sağlı sollu manevralarla aslında nasıl da denge savaşı veriyoruz.. ya da kimbilir; herşey planlı, sıralı bir kurgu, bir başı sonu belli süreç belki de. müdehale şansı vermeyen, en çok iki ileri bir geri alabildiğin bi "durum" sadece.

bir varmış bir yokmuş.

insanız ki unutabiliyoruz, yoksa ne hikayelerde boğulur, ne mutluluklarda kavrulur, ne siyahlarda kahrolurduk diyor yazar.. hayat bir denge oyunu işte, biraz sola gidince bozulan, biraz sağa gidince bozulan.. yolun uzunluğu senin yada namüdahil seçeneğin eseri. yolun sonu uzak, yolun sonu yakın. sabır sihrin diğer adı. gözünün bebeği yok, gözlerinde bebeği var..

bir varmışsın bir yokmuşsun..

oyunun kuralları mı yalan, dünya bir oyun mu yoksa dünya mı yalan olan.

o halde yalandır Kitabe-i Seng-i Mezar...

I
Hiçbir şeyden çekmedi dünyada
Nasırdan çektiği kadar
Hatta çirkin yaratıldığından bile
O kadar müteessir değildi;
Kundurası vurmadığı zamanlarda
Anmazdı ama Allahın adını,
Günahkar da sayılmazdı.
Yazık oldu Süleyman Efendi'ye..

II
Mesele falan değildi öyle,
"To be or not to be" kendisi için;
Bir akşam uyudu; uyanmayıverdi.
Aldılar, götürdüler, yıkandı, Namazı kılındı, gömüldü.
Duyarlarsa öldüğünü alacaklılar
Haklarını helal ederler elbet.
Alacağına gelince... Alacağı yoktu zaten rahmetlinin.

III
Tüfeğini depoya koydular,
Esvabını başkasına verdiler.
Artık ne torbasında ekmek kırıntısı,
Ne matrasında dudaklarınınn izi;
Öyle bir ruzigâr ki, kendi gitti,
İsmi bile kalmadı yadigâr.
Yalnız şu beyit kaldı,
Kahve ocağında, el yazısıyla:
"Ölüm Allahın emri, Ayrılık olmasaydı."

9 Temmuz 2007 Pazartesi

"kuşlar..
her baharda gelirler ama..
son baharda göçerler aşkım..
sakın sen kuşlara uyma.."

altmış ikiden tavşanla başlamadık çizim hayatımıza..önce kuşlar vardı..
çok sıkıldım.
çok.

"kuş sesleriiii... adalara yayılır.. iiinsan bunaaa, hayran olur bayılıııır.."